Ruh sağlığı alanı gaspı: Yaşam koçları

“Ruh Sağlığı Uzmanları toplumu yanlış yönlendiren kişi ve oluşumlara karşı birlikte hareket etmeli, tüm Ruh Sağlığı meslek mensuplarının haklarının gözetileceği bir Ruh Sağlığı Yasası için mücadele etmelidir.”

Komedyen Doğu Demirkol’un sosyal medyadaki yaşam koçlarını tiye aldığı yeni filmi “Yasam Koçu” ile Ruh Sağlığı Yasası tekrar gündemde.

Türkiye’de ruh sağlığı alanına özgü tanımlı bir yasa henüz bulunmuyor.

Türk Psikologlar Derneği (TPD), Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD), Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik (PDR) olmak üzere bu alanda çalışan meslek grupları yasanın çıkması için yıllardır büyük çaba sarf ediyor.

Sosyal medyayı en etkili kullanan isimlerden biri olan Avukat Feyza Altun, Doğu Demirkol’un yeni gösterime giren filminin fragmanından ilhamla yaşamkoçuşarlatanlığı hashtagi ile X’te yeni bir gündem başlatmıştı. Avukat Altun, bu kez de bu kişilerin sosyal medya platformlarındaki hesaplarında yazdıkları unvanlara dikkat çekti.

Altun deşifre etti

Sosyal medya hesaplarındaki biolarına; yaşam koçu, nefes koçu, yeni modern şifacı, spiritüel danışman, bilinçaltı farkındalık eğitmeni, spiritüel terapist, olumlama, çakra meditasyonu, mistik enerji, büyü yapma, cin çıkarma, travma tespit, blokaj tespit, hastalık ve duygu tespiti gibi tanımlar yazan ve daha bir çok uygulama yaptıklarını iddia eden bu hesapları takibe aldı ve deşifre etti.

Altun, psikoloji eğitimi almamış ve bu konuda diploması ve donanımı olmayan bu kişilerin, insan ruh sağlığını tehlikeye attığını ve deşifre etmeye devam edeceğini söyleyerek, tartışmaları Ruh Sağlığı Yasası’nın gerekliliği konusuna evirmişti ki, tartışmalar bir anda bu alandaki farklı meslek gruplarından çıkan seslerin aynı ortak noktada buluşamadıklarını da ortaya çıkardı.

Altun, sosyal medya hesaplarından yaptığı paylaşımlarında; her alanda etik olan, donanımlı kişilerin öne çıkmasının gerektiğini, tüm paydaşlar için kapsayıcı bir Ruh Sağlığı Meslek Yasası’nın çıkması için birlikte mücadele etmenin önemine vurgu yaparak: “Bu iş şarlatanların eline kalmasın, yasa çıksın.

Ayrıca şarlatanların da ceza almasını istiyoruz. İnsanların ruh sağlığı, birilerinin gelir kapısı olmasın” dedi ve ruh sağlığı alanında çalışan meslek gruplarındaki farklı fikirlerde olan uzmanlara birlik olma, uzlaşma çağrısı yaptı.

Yapılan paylaşımlar kısa sürede çok fazla etkileşim aldı. Farklı meslek grupları da dâhil olmak üzere tanınmış, alanında uzman kişiler konuyla ilgili fikirlerini sosyal medya üzerinden paylaşarak başlatılan hashtaga destek verdi.

Bu kişilerden biri Üsküdar Üniversitesi’nde Rektör Danışmanı, ayrıca Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Görevlisi olan Deniz Ülke Arıboğan’dı.

Sosyal medya hesabından yaptığı “Psikiyatr, Psikoloji, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik (PDR) bilimsel disiplinlerin kendi aralarındaki kavgası, diğer bütün kavgaları ezer geçer. Mentörlük, yaşam koçluğu, her şeyin terapistliği vs. gibi alaylı meslek grupları da aradan sıyrılır gider. Şarlatanlar kazanır!” şeklindeki paylaşımıyla açılan hashtaga destek verdi.

“Bu kaotik ortamda tabii ki bilim, akıl, etik dışı söylemleriyle şarlatanlar türeyecek. Bunlar modern şifacılık, yaşam koçu adı altında spritüel, mistik, dini soslu uygulamalarıyla hastalarımızın ruhlarına derin yaralar açacak hatta hayatlarını bile tehlikeye atacaktır”.

Verimli: Hastaların ruhlarına derin yaralar açacaklar

Türkiye’nin tanınan isimlerinden olan Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli, X’teki hesabından konu ile ilgili olarak şu paylaşımı yaptı:

“Psikiyatristler sadece ilaç yazar gönderir algısını kasten oluşturanlar, uzaktan eğitimle psikoloji diploması vermeye çalışanlar, talep var diye bu kadar fazla psikoloji bölümü açanlar, psikoloji klinik yüksek lisanslarından, psikoterapi eğitimlerinden ve stajlarından ekonomi yaratanlar, çocuk ve ergen psikiyatristi dururken lisansının ne olduğu belli olmayanları yüceltenler, bilimsel olarak dayanışacağına didişenler yüzünden, Ruh Sağlığı Yasası’nın çıkarılacağına dair umudum azalıyor. Bu kaotik ortamda tabii ki bilim, akıl, etik dışı söylemleriyle şarlatanlar türeyecek. Bunlar modern şifacılık, yaşam koçu adı altında spiritüel, mistik, dini soslu uygulamalarıyla hastalarımızın ruhlarına derin yaralar açacak hatta hayatlarını bile tehlikeye atacaklardır. Çuvalladıkları parayı saymıyorum bile.”

Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik (PDR) ve Türk Psikologlar Derneği TPD Bilgi de X de ki paylaşımlarında dezenformasyonun önüne geçilmesi için Ruh Sağlığı Yasası’nın önemini tekrar hatırlattılar.

“Ruh Sağlığı için mücadele etmelidir”

Türk PDR Topluluk (Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik) ise şunu belirtti:

“Ruh Sağlığı Meslek Yasası olmadan bu alanda yetkinliği ve yeterliliği olmadan hizmet vermeye çalışan eğitimsiz kişilerin önüne geçilmesi mümkün değildir. Ruh sağlığı uzmanları olarak hepimiz meslek yasamız için birlikte çalışmalıyız. Ruh sağlığı hizmetlerine erişimi düzenlemek, danışanların haklarını korumak, tedavi ve hizmet standartlarını belirlemek için Ruh Sağlığı Yasası şarttır ve tüm paydaşların bu konuda birlik olup, haklarını savunması bir gerekliliktir. Ruh Sağlığı Uzmanları toplumu yanlış yönlendiren kişi ve oluşumlara karşı birlikte hareket etmeli, tüm Ruh Sağlığı meslek mensuplarının haklarının gözetileceği bir Ruh Sağlığı Yasası için mücadele etmelidir.”

“Tüm hazırlıklar tamam”

Ruh sağlığı alanında çalışan meslek gruplarının, yıllardır mesleki haklarının belirlenmesi ve korunması, dezenformasyonun önüne geçilmesi için Ruh Sağlığı Yasası’nın çıkması için mücadele ettiği biliniyor.

Türk Psikologlar Derneği TPD Bilgi adına Sosyal Psikolog AYBÜ öğretim üyesi ve uygulamalı Sosyal Psikoloji Uzmanı Cem Şafak, Feyza Altun’a desteğinden dolayı teşekkür etti. Yıllardır benzer sorunlarla mücadele ettiklerini ve bu sorunları TBMM ve Sağlık Bakanlığı’na ilettiklerini, Meslek Yasası’nın önleyici olması bakımından bir an önce çıkması ve hayata geçmesi gerektiğini söyledi.

Cem Şafak’ın kişisel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımı ise şöyle: “Sayın Altun, Türk Psikologlar Derneği @TPDBilgi olarak yıllardır bu şarlatanlar ile mücadele ediyoruz. TPD her yıl ortalama 50 kişiyi dava ediyor. Bu sorunları TBMM’ye ilettik. Sağlık Bakanlığı’na ilettik. Ancak bataklığın kurutulması için Psikologlar Meslek Yasası, serbest çalışma düzenlemesi ve ruh sağlığı yasa ve düzenlemelerin bir an önce hayata geçmesi gerekiyor. Tüm hazırlıklar tamam. Yasa taslakları TBMM ve @saglikbakanligi da bekliyor. Bu konunun kamuoyuna daha etkili duyurulması için yapılan girişimleri destekliyoruz. Teşekkürler”

Türk Psikologlar Derneği, sahte Psikolog bildirimleri için web sitesinde şikâyette bulunulabileceğine dair X te bir açıklama yaptı.

Türk Psikologlar Derneği sahte Psikolog bildirimleri için web sitesinde şikâyette bulunulabileceğine dair bir açıklama yaparak: “Hak sahibi olmamasına karşın psikolog unvanını kullandığına kanaat getirdiğiniz kişiler hakkında Türk Psikologlar Derneği’ne bildirimde bulunabilirsiniz” dedi.

“Feyza Altun tek kişilik dev kadro. Yeni medya düzeninde kampanyanın nasıl yapılması gerektiğini merak edenler Feyza Altun’u takip etsin. Şimdiye kadar ilgili meslek örgütlerinin tek başlarına başaramadığını, sosyal medyayı etkin kullanan bir kişi başarabilir mi?”

New York Üniversitesi Kültür ve İnsan Gelişimi Fakültesi Uygulamalı Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selçuk Şirin, Feyza Altun’u “tek kişilik dev kadro” olarak tanımlayarak, yeni medya düzeninde kampanyanın nasıl yapılması gerektiğini merak edenlere Feyza Altun’u takip edebileceklerini belirterek “Şimdiye kadar ilgili meslek örgütlerinin tek başlarına başaramadığını, sosyal medyayı etkin kullanan bir kişi başarabilir mi?” diyerek, Altun’un bu konuyu gündeme getirmesinden duyduğu memnuniyeti ifade etti.

“Şimdi topluca hareket etme zamanı”

Prof. Dr. Selçuk Şirin de şunu belirtti:

“Sevgili Feyza Altun, şimdi de ruh sağlığı üzerinden insanları sömüren şarlatanları deşifre ediyor. Yıllardır Psikolog, Psikiyatrist, Psikolojik Danışman ve Sosyal Hizmet Uzmanları bu konuda ayrı ayrı mücadele veriyor. Şimdi topluca hareket etme zamanı.

“Unutmayın, uzmanların sesinin kısıldığı yerde boşluğu şarlatanlar dolduruyor. Bu uzlaşma olmaz ise boşluğu hiçbir eğitimi olmayan şarlatanlar doldurur. Şimdi olduğu gibi.

“Ben de biliyorum psikiyatristler, psikologlar, psikolojik danışmanlar, ve sosyal hizmet uzmanları arasında tarihsel ayrılıklar var. Bir gecede olacak değil, ancak her biri kendi içinde bilimsel tutarlılığı olan bu meslek sahipleri bir araya gelip uzlaşı içinde ortak bir Ruh Sağlığı Yasası çıkartmak zorunda. Bu bir mesleki varoluş mücadelesi artık. Devir değişti. Kurumlar çöküyor. Akıl, bilim, formel eğitim her yerde saldırı altında. Eğer saydığım meslek sahipleri eski alışkanlıkla ‘küçük olsun benim olsun’ demekte ısrar ederse bugün gördüğümüz şarlatanları mumla ararız.”

“Psikolojik danışman, psikolog ve psikiyatristler bir ruh sağlığı meslek yasasında uzlaşmak zorunda! Aklın yolu bir!” diyerek yasa çerçevesinde bir arada olmanın zorunluluğunu dile getirdi. “Psikiyatristlerin psikologlardan şikâyeti var! Psikologlar’ın, Psikolojik Danışmanlar’dan şikâyeti var! Psikolojik Danışmanlar’ın, Sosyal Hizmet Uzmanları’ndan şikâyeti var! Bu dört meslek grubu kendi aralarında uzlaşamadığı için ortalık şarlatanlara kaldı”

Bu konunun daha ne kadar gündemde kalacağı ve bu alanda bir düzenlemeye neden olup olmayacağı, şimdiden ilgililerin merak konusu.

Hatice Aktay

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir